Âyetlerimiz hakkýnda (onlarý) aciz (etkisiz) býrakmak için yarýþýrcasýna çaba harcayanlar ise, iþte onlar için elem dolu, çok iðrenç bir azap vardýr.
( Sebe’ sûresi - 5)
Bir Hadis
Ýbn Abbas (r.a.) þöyle demiþtir:
Hz. Peygamber (s.a.v.) Medine’deki (veya Mekke’deki) bahçelerden birine uðradý.
Kabirlerinde azap gören iki insanýn sesini duydu. Bunun üzerine þöyle buyurdu:
“Ýkisi azap görüyorlar. (Kendilerince) büyük bir günah sebebiyle azap görmüyorlar. Oysaki bu büyük bir günahtýr. Birisi idrarýndan sakýnmazdý. Diðeri ise insanlar arasýnda laf getirip götürürdü (koðuculuk yapardý.)”
Sonra bir dal istedi. Dalý ikiye ayýrarak her birinin kabrinin baþýna bir parçasýný koydu. Ona: “Ey Allah’ýn Resulü bunu niçin yaptýn?” diye soruldu.
O (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Umulur ki bu dallar kurumadýkça onlarýn azabý hafifletilir.”
Buhârî, 216
Bir Dua
"Rabbim, gerçekten kendimden ve kardeþimden baþkasýna malik olamýyorum. Öyleyse bizimle fasýklar topluluðunun arasýný Sen ayýr."
Hz Musanýn Duasý (Maide Suresi 25)
Hikmetli Söz
Ýlmi ile amel etmeyen âlim, baþkalarýný giydirdiði halde kendisi çýplak olan iðne gibidir. Ýmam Gazalî